Marvel Comics İncelemeleri

Inhumans vs. X-Men (Marvel Tarihi)

inhumansvsx-mengiris.jpg

Marvel’ın bir süredir hem evren içinde, hem de evren dışında birbirinin karşısına yerleştirdiği Inhumans ile X-Men arasındaki mücadele, 2017 yılının ilk yarısında tamamlanan seriyle, şimdilik, sona erdi.

Marvel Tarihi kapsamındaki bu yazıda, hem hikayede yaşanan olayları kısaca ele alacağız, hem de serinin kısa bir incelemesini yapacağız.

Marvel Tarihi

Death of X ile iyice gerilen Inhumans – X-Men ilişkileri, bir süredir Inhumans tarafında Terrigen Mists üzerine araştırma yapan Beast’in son paylaştığı bilgiyle doruk noktaya ulaşıyor: Terrigen Mists’in geldiği nokta artık öyle bir boyutta ki, ortada iki seçenek var: Ya bu Inhumans ırkı için kutsal olan bu bulut yok edilecek, ya da dünyada mutantların yaşaması imkansız hale gelecek.

inhumansvsx-men-1.jpg

İki grup arasında uzlaşmacı bir rol oynayan Beast, Mars’a yerleşmek falan gibi planlarından bahsederken, bu son bilgiyle herkesin desteğini alan Emma Frost, mutantları Inhumans’a karşı birleştiriyor ve yıllardır büyük ölçüde bariz olan bu savaş sonunda başlamış oluyor.

İşin gerçek savaş kısmını, çizgi romanlar dışında fazla anlamı olmadığını düşünerek, biraz hızlı geçiyorum: Emma Frost’un uzun zamandır planladığı belli olan bu savaşa “hazır” olan mutantlar, çeşitli taktiklerle Inhumans arasındaki en tehlikeli kişileri etkisiz hale getiriyorlar. Black Bolt, Medusa, Gorgon, Karnak, hatta ışınlanabilen köpekleri Lockjaw bile, bir süreliğine X-Men tarafından alt ediliyor.

Ancak bu çözümlerin çoğu kısa süreli çıkıyor. Örneğin, Jean Grey tarafından kendi zihnine hapsedilen Karnak, bu telepatik tuzaktan bir süre sonra kurtulmayı başarıyor, Magik tarafından Limbo’ya hapsedilen Kraliyet Ailesi, buradan çıkmanın yolunu buluyor, Black Bolt kendisi için inşa edilen hücreden kurtarılıyor.

İşin savaş boyutunda bunlar yaşanırken, biraz daha pasifist olaylar da vuku buluyor. Moon Girl’ün de aralarında bulunduğu bir grup genç Inhuman, X-Men’in kendilerine saldırmasının asıl sebebini öğreniyor. İsmail’in bu yazısını okuyanların hiç şaşırmayacağı şekilde, Moon Girl burada yaklaşık bir buçuk panellik bir süre içinde Terrigen Bulutu’nu yok edebilecek bir cihazı taşınabilir boyutlara indiriyor.

IVX-5-Marvel-Now-Resurxxion-Spoilers-9-e1487777053297.jpg

Bu sırada artık her üyesine kavuşmuş, iki sayfaya yayılan “dev savaş” pozları vermeye hazır hale gelmiş iki takımımız, Terrigen Bulutu’nun bulunduğu İzlanda’da karşı karşıya geliyor. Ancak tam savaş bütün hızıyla devam ediyor diyecekken, bazı tuhaf şeyler olmaya başlıyor.

Bütün olay kendi ırklarını korumak üzerine kuruluyken, Emma Frost bir anda “Ne kadar Inhuman öldürürsek o kadar iyi!” yapısında bir savaş stratejisine geçiyor. Hatta, serinin dönüm noktasında, Medusa’nın X-Men’in kendilerine saldırma sebebini anlayıp, Terrigen’i kendi isteğiyle yok etmesi (ve savaşın çıkış nedenini ortadan kaldırması) bile Emma’yı durdurmuyor.

inhumansvsx-men-2.jpg

İstediklerini elde ettikleri halde, Inhuman öldürmek üzere planlanmış Sentinel robotları savaşa dahil eden Emma Frost’un, sonunda tamamen çıldırmış olduğu anlaşılıyor. Cyclops’un ölümünden sonra Inhumans düşmanlığıyla onları yok etmeye yemin ettiğini anladığımız Emma’nın, telepatik güçleriyle Forge, Magneto gibi karakterleri kontrol ettiğini görüyoruz, ve artık herkesin tek düşmanı haline gelen bu karakteri ölümden kurtaran tek şey, ağabeyi Cyclops’a karşı “tek borcunu ödediğini” ifade eden Havok oluyor.

Kısacası, Inhumans’ın Terrigen bulutu yok oluyor, iki takım Emma Frost’a karşı birleşiyor, ve sonuç olarak, X-Men’in istediğini elde ettiği, ancak kaybedenin Inhumans değil, Emma Frost olduğu bir sonuca ulaşılıyor.

Sonuçlar

Her büyük hikayede olduğu gibi, burada da daha sonraki statükoyu belirleyecek çeşitli sonuçlar var.

1 – Birincisi, Emma Frost serinin tek kötü adamı haline gelip yenilmiş olsa da, hayatını kaybetmiyor. AvX dönemi sonrası Cyclops’u hatırlatan bir hale bürünen Emma’nın, yeni dönemde nasıl bir rol oynayacağını göreceğiz.

2 – Terrigen’in ortadan kalkmasıyla, dünyada özgürce dolaşabilmek X-Men için yeniden bir olasılık haline geliyor. RessurXion dönemi, X-Men serilerine uzak kaldıysanız Marvel’ın size sunduğu yeni başlangıç dönemi olacak.

RessurXion

3 – Terrigen’in ortadan kalkmış olması, Inhumans için de elbette yeni bir dönem anlamına geliyor.

4 – Bu dönemin en büyük yeniliklerinden bir tanesi, Medusa’nın Inhumans tahtından ayrılması oluyor. Bir süredir birlikte olduğu Human Torch’u terk ederek eski kocası Black Bolt’un yanına dönen Medusa, Inhumans’ın lideri olarak yerini Iso’ya bırakıyor.

Yorumlar

Inhumans vs. X-Men hakkında yorum yapmanın biraz zor, daha doğrusu biraz “anlamsız” olduğu çizgi romanlardan. Bu yüzden kolaya kaçarak, işe önce evren içi meselelerden bakıyorum.

Evren içi devamlılık açısından, bu seride Terrigen’i atmosferde dolaşan bir bulut olmaktan çıkarmak önemli bir son teşkil ediyor. Infinity ile başlayan ve Inhumans’ı Marvel’ın ara sıra kullandığı bir takım olmaktan çıkarıp evrenin temel ırklarından biri haline getiren süreç, bu olayla sona ermiş durumda.

Bu, Inhumans için yeni bir dönem demek. Arada geçen sürede Marvel’ın bu kavramı dizi ve filmlerinde de kullanmaya başlaması, onları evrenin en önemli boyutlarından biri haline getiriyor. Bu hikayeden sonra Inhumans’ın artık “önem kazanan” bir takım ve ırk değil, “önemli hale gelmiş” bir takım ve ırk olması gerekiyor.

Marvel da son dönemde yeteri kadar Inhuman karakter yarattığını düşünüyor olacak ki, editörler kendilerine istedikleri an yeni karakterler sunabilen bu özelliğe artık ihtiyaç duymadıklarına karar vermişler. Şimdi Inhumans’ın evrenin önemli parçalarından biri olduğu, ve bunun için kimseyle rekabet halinde bulunmak zorunda olmadığı bir dönem başlıyor, ki onları uzun vadede başarılı veya başarısız yapacak olan da bu.

Tabi bunu söylerken, asıl belirleyici faktörün diziler ve filmler olacağını da hatırlamak gerekiyor, orası bu yazının kapsamında içinden çıkamayacağımız apayrı bir konu.

Marvel’ın “istediği an yeni Inhuman karakter yaratmabilme” özelliğinin önemini, şirketin büyük hikayesi Civil War II’yu düşünerek hatırlayabilirsiniz.

Inhumans için kutsal, X-Men için zehir olan bu bulutun ortadan kaldırılmış olması, X-Men açısından da önemli. Hem evren içinde, hem de “Marvel X-Men’i yok edecek, yerine Inhumans gelecek!!!” rant’ine girmeden huzur bulamayan çizgi roman okurları gözünde, yeni dönem biraz daha “özgür” geçecek gibi gözüküyor. Bu da yıllardır Inhumans’sız düşünülemeyen X-Men için bana kalırsa artık gerekli olan bir durum.

Gelelim işin biraz daha “çizgi roman” boyutlarına…

Yukarıda da dediğim gibi, böyle çizgi romanları “başarı” anlamında değerlendirmek çok zor. Çünkü söylenebilecek her şey, bunları okuyacak okurlara göre büyük değişiklik gösteriyor.

Eğer bu tarz çizgi romanları, yani Avengers vs. X-Men‘i, Civil War II‘yu, vesaireyi okuduysanız, Inhumans vs. X-Men böyle eserlerden beklemeniz gereken her şeyi kelimesi kelimesine karşılıyor. Tabi bu çizgi romanları okumuş olanlar, yani Marvel Evreni’ni düzenli olarak takip edenler için, Inhumans vs. X-Men de zaten okunması gereken basamaklardan bir tanesi, o yüzden okuyun / okumayın demenin fazla önemi yok.

Eğer bu tarz çizgi romanları okumuyorsanız, o zaman da zaten “iyi” – “kötü” diye yorum yapmanın çok bir anlamı kalmıyor. Marvel’ın Infinity’den beri sürdürdüğü Inhumans sürecini, ve bunun X-Men ile ilişkisini takip etmiyorsanız, bu serideki karakterleri, olayları, kavramları bir anda anlamanız çok zor. Ve Inhumans vs. X-Men, sadece kendisini okumak için bütün bunları öğrenmenizi gerektirecek kadar iyi bir seri değil, burası kesin.

inhumansvsxx-men4.jpg

İşin aslı, Inhumans vs. X-Men zaten “Ne kadar iyi olabilir ki?” sorusunu sık sık sorduğumuz “event” hikayeleri içinde bile belki de en klişe yapıyı takip ediyor.

Evet – bir anlamda bunlar günümüzün “formül” çizgi romanları: Avengers vs. X-Men, Justice League vs. Suicide Squad, Inhumans vs. X-Men… Hepsinde “iyi” olması gereken iki takımın, etik açıdan iki tarafın da haklı olabileceği çeşitli sebeplerle birbirleriyle karşı karşıya getirilmeleri, ancak bir noktadan sonra tek bir “ortak” düşmana karşı birleşmeleri meselesi yatıyor. Bu seride de formül, harfiyen yerine getirilmiş durumda.

Bu durumda, serinin başarısını da aslında okuyucu beklentileri belirliyor. Inhumans vs. X-Men, objektif olarak tabi ki çok olağanüstü, orijinal, etkileyici bir çizgi roman değil. Ama bu tarz çizgi romanları, “eğlencelik”, “çerez” eserler olarak okumaktan keyif alanlar için, her Marvel Event’i gibi, “okunuyor.”