Marvel Comics İncelemeleri

Amazing Spider-Man #18*

amazing spider- man 18 kapakİncelemenin adının yanında gördüğünüz yıldız işareti bir hata değil – Spider-Man incelemelerinin, özellikle “yayın tarihi” açısından önemli sayılarında, biraz daha dikkat çekmek için bu işareti kullanmaya devam edeceğiz.

Örümcek Adam’ın, Green Goblin’den kaçması (bkz: Amazing Spider-Man # 17) herkes tarafından farklı karşılanmıştır: Green Goblin, mutluluktan havalara uçarken; Octopus, Vulture, Kraven gibi düşmanları Ağ Kafa’yı haklayan kişi kendileri olmadıkları için üzülürler.

Bu arada Fantastic Four’da Human Torch, Örümcek Adam’ın bu durumuna üzülmekte, Avengers üyeleri ve Daredevil ise olayı şaşkınlıkla karşılamaktadır. Tabi hepsinin ötesinde, bu olay en çok Jameson’ın işine yaramıştır – Jameson bütün sayı boyunca suratında sürekli iğrenç bir sırıtmayla gezer.

Bu arada Peter, May Yengesi ile ilgilenmektedir, fakat May’in hastalığı için kullandığı ilaçlar pahalıdır ve Peter’ın yeni ilaç alması gerekmektedir. May Yengesini, komşuları Anna Watson’a emanet eden kahramanımız, okula gider. Burada Flash’ın hala Örümcek Adam’ı savunan tek insan olduğunu görünce şaşırır.

Yengesine ilaç alabilmek için para bulmak zorunda olan kahramanımız, okuldan sonra bir fotoğraf stüdyosuna gider. Amacı, her zaman yaptığı gibi, Örümcek Adam’ın oradan buraya zıplarken çekilmiş fotoğraflarından para kazanmaktır – fakat onun bir korkak olduğunu düşünen insanlar artık Örümcek Adam ile ilgilenmemektedir.

spider182

Peter, bunun ardından eve dönüp Betty’yi arar, fakat o da – partiye Liz ile gittiğini düşündüğü için – Peter’a hala kızgındır. Betty’nin de telefonlarına cevap vermemesiyle birlikte, Peter herkesin kendisine karşı olduğunu düşünür, ve bu durumda Örümcek Adam olmanın bir anlamı olmadığına karar verir. Para kazanmak için son çare olarak, yaptığı ağ sıvısını bilim adamlarına satmak ister, ama bu plan da sonuç vermez.

Mutsuz bir şekilde eve dönerken, Peter yolda eski düşmanı Sandman ile karşılaşır. Sandman etrafa korku salmasına karşın dostumuz onunla mücadele etmez ve kendisinin bir korkak olduğunu düşünen insanların bakışları arasında oradan uzaklaşır. Fakat Peter’ın aklı başka yerdedir: kendisine bir şey olursa, May Yengesine kimsenin bakmayacağını düşünmektedir.

Eve döndüğünde May yengesinin ilacından çok az kaldığını fark eder. Bu arada, Human Torch, Örümcek’e mesaj gönderir. Son buluştukları yerde onla görüşüp olayın ardındaki nedeni öğrenmek istemektedir, ama Peter onunla buluşmaya gitmez.

Örümcek Adam’a güvenmeye devam eden tek kişi olan Flash ise, Örümcek Adam kılığına girip, onun hala bir kahraman olduğunu insanlara ispatlamak ister – sokaklarda Örümcek Adam olarak dolaşırsa, birileri kendisine saldırmaya çalışacak, ve böylece gerçek Örümcek Adam kendisini göstermek zorunda kalacaktır. Liz, ağlayarak bu durumu Peter’a anlatır.

steve-ditko-amazing-spider-man-18

Gerçek Örümcek Adam’ın kendisini kurtaracağından emin olan Flash, bu güvenle üç haydutla mücadele etmeye başlar, fakat onlardan dayak yer. Peter zamanında yetişip onu kurtaramaz.

Tüm bunların üstüne, okuldan eve dönerken, yolda Betty’nin başka bir erkek ile beraber olduğunu görür. Üzgün bir şekilde eve dönüp, Örümcek Adam kıyafetlerini çöpe atar.

Fakat, bu noktada kadar Peter’ın yüzüne gülmeye başlar – eve gelen doktor, yengesinin durumunun iyiye gittiğini, artık ilaç kullanmak zorunda olmadığını söyler. Yengesinin iradesinden ve iyileşmek için gösterdiği çabadan etkilenen Peter, Gazetede JJJ’in Örümcek Adam hakkındaki son yazısını okur, fakat Spidey’yi yerden yere vuran yazı bu kez onu üzmez, aksine hırslandırır – dünyanın hala Örümcek Adam’a ihtiyacı olduğuna ikna olan Peter, hem bunun için, hem de JJJ’e laflarını yedirmek için bir kez daha kostümünü giyer:

-Ben, Örümcek Adam olmak için doğdum!!!

Berk’in Notu (“Makale yazmış not diyor”):

Bu sayı, Spider-Man’in iyi bilinen maceralarından biri olmasına karşın, aslında gözüktüğünden çok daha önemli bir sayı bile olabilir. AltEvren’de 3 – 10 Mart arasında gerçekleştirdiğimiz “Stan Lee Haftası” kapsamında, bu konuya da biraz değinmek gerektiğini düşünüyorum, hatta Nemo’nun bu incelemesini bilhassa bu haftaya sakladım.

Bu durumu sizlere aktarmak için, öncelikle aşağı yukarı kesin olarak bildiğimiz birkaç şeyi paylaşıp, daha sonra tam emin olamasak da, az çok çıkarabileceğimiz bir sonuca varmaya çalışacağım:

Kesin Bilgi 1 – Yukarıda bir özetini okuduğunuz Amazing Spider-Man # 18’in, tamamen Steve Ditko tarafından kurgulandığını biliyoruz. Bir başka deyişle, bu sayının gelişiminde – belki “caption”larda yazılan bazı bilgiler ve “cilalanan” bazı diyaloglar haricinde – “yazarlık” yapanın, Ditko olduğu konusunda çok bir soru işareti yok.

Kesin Bilgi 2 – Marvel’ın, Spider-Man’ın 25. sayısından sonra, Steve Ditko’ya yazarlık yönünde kredi verdiğini de biliyoruz; zira 26. sayıdan itibaren Spider-Man çizgi romanlarında “Written by Stan Lee” bilgisi verilmeye devam edilse de, “Plotted by Steve Ditko” ibaresi de bulunuyor. Bu, muhtemelen derginin kurgusunun, dergi içinde yaşanan olayların Steve Ditko tarafından belirlendiğini, konuşma balonları ve “caption”ların ise Stan Lee tarafından doldurulduğunu ifade ediyor – ama tabi, Marvel Metodu ve Sıkıntıları yazısında değindiğimiz gibi, bunun pratikte ne kadar doğru olduğu çok büyük bir soru işareti.

Kesin Bilgi 3 – Bu konuyla ilgili, belki de en önemli bilgi olarak, Stan Lee’nin 1965 yılında, The New York Herald Tribune adlı gazeteye verdiği röportajdan haberdarız. Bakalım Stan Lee o röportajda ne diyor:

“I don’t plot Spider-Man any more. Steve Ditko, the artist, has been doing the stories. I guess I’ll leave him alone until sales start to slip. Since Spidey got so popular, Ditko thinks he’s the genius of the world. We were arguing so much over plot lines I told him to start making up his own stories. He won’t let anybody else ink his drawings either. He just drops off the finished pages with notes at the margins and I fill in the dialogue. I never know what he’ll come up with next, but it’s interesting to work that way.”

*

“Spider-Man’i artık ben kurgulamıyorum. Hikayeleri çizer Steve Ditko yazıyor. Sanırım satışlar düşene kadar onu kendi haline bırakacağım. Spidey bu kadar popüler olduğundan beri, Ditko kendisini dünyanın en büyük dehası olarak görmeye başladı, çizgi romanda işlenmesi gereken hikayeler hakkında o kadar çok kavga ediyorduk ki ona kendi hikayelerini yaratmasını söyledim. Kendi çizimlerini başkasının renklendirmesine de izin vermiyor. Tamamlanmış sayfaları altında notlarla bırakıyor, ben de diyalogları dolduruyorum. Bir sonraki sayı için nasıl bir şey getireceğini hiç bilmiyorum, ama bu şekilde çalışmak ilginç.”

(Sean Howe, Marvel Comics: The Untold Story, Kindle Edition, sayfa 63)

Bu röportajın bu kadar önemli olmasının sebeplerinden biri de, 1965 yılında yapılmış olması – yani röportaj sonradan, herkes bir konuda hak iddia etmeye başlayıp, hatıraların doğal olarak zayıfladığı bir dönemde değil, düpedüz bu olaylar gerçekleşirken oluyor. Bu açıdan, Stan Lee’nin bu sözleri konuyu anlamak açısından gerçekten çok değerli.

Peki, bu kesin bilgilerimize dayanarak varabileceğimiz çıkarım ne?

Bu röportaj, dediğim gibi, 1965 yılının sonlarına doğru yapılıyor. Amazing Spider-Man # 18 sayısı ise, bundan neredeyse tam bir yıl önce çıkmış bir sayı. Fakat, Stan Lee’nin, hikaye yazma işini Ditko’ya bıraktığını söylerken, bunu uzun zamandır süregelen bir şey olarak vurguladığına dikkat etmek gerekiyor. Cümleyi tekrar okuyacak olursanız, Lee “Ditko has just started doing the stories” veya “Ditko does the stories now” gibi bir şey söylemiyor, “Ditko, the artist, has been doing the stories” diyor.

spider183

Bu durumu, 18. sayının tamamen Ditko tarafından kurgulandığını düşünerek değerlendirdiğimizde, üstelik bir de bu sayının, Green Goblin gibi, ikili arasında ciddi bir mesele olan karakterin sık kullanıldığı sayıların hemen ardından geldiğini düşündüğümüzde, The Amazing Spider-Man dergisinin, bu sayıdan itibaren, 40. sayıyıa kadar Steve Ditko tarafından yürütüldüğünü tahmin etmek zor değil.

Burada altı çizilmesi gereken notka şu: Stan Lee’nin yaptıkları, yarattıkları ve gerçek katkısı bir tartışma konusuyken – Lee gerçekten dediği gibi konuşma balonlarını dolduruyor olsa bile – bu onun Spider-Man konsepti üzerindeki hak iddiasını azaltıyor mu? Zira baktığınız zaman bu durum, Green Goblin karakteri üzerindeki etkisine zaten değindiğimiz Ditko’nun, 18. sayıdan 40. sayıya kadar Spider-Man dergileri içinde yaratılan her şeyi büyük ölçüde tek başına yarattığı anlamına geliyor!

Dediğim gibi, bu sayı kesin ve net olarak “Lee’nin bıraktığı, Ditko’nun başladığı” sayı olmayabilir. Fakat tamamen Ditko tarafından kurgulanan bir sayı olarak, en azından aşağı yukarı uygun bir “Ditko dönemi” başlangıcı olduğu söylenebilir – bu değişimin başladığı nokta tam olarak neresi olursa olsun, yukarıdaki üç noktanın bilincinde olmak, Stan Lee’yi değerlendirirken büyük önem kazanıyor.