Geçtiğimiz bölümde Carl kaybolmuştu ve Rick onu aramaya devam etmişti. Jesus, Alexandria’ya geri döndüğünde Rick’e Savior’ların nerede olduğu ile ilgili ve Carl’ın orada olma ihtimali ile ilgili bilgiler getirmişti. Rick en iyi adamlarını toplayıp Negan’ın kapısına dayanmıştı.
Bölüm çok hızlı başlıyor. Rick bir anda Negan’a kafa atıyor! Ardından da karnına bir diz atıyor. Negan yere düşüyor, Savior’lar harekete geçecekken Negan onlara karışmamalarını, onu kendisinin halledeceğini söylüyor. Rick saldırmaya devam ediyor, oğluna ne yaptığını soruyor. Negan üstünlüğü ele geçiriyor ve tek elli bir ucubenin kendisini kendi adamları önünde dövmesine izin vermeyeceğini söylüyor. Negan, Rick’i ayağa kaldırıyor. Rick yumruk atacakken Negan onun yumruğunu yakalıyor. Negan gerçekten “süper” derecede kızdığını söylüyor. Negan bunu yaptığına pişman olacağını söylüyor. Adamlarına Carl’ı getirmelerini söylüyor.
Rick bir anda Negan’ın kolunu ısırmaya başlıyor. Negan’ın kolu kanamaya başlıyor. Negan, Rick’i itiyor. Negan olana gerçekten şaşırıyor. Michonne harekete geçecekken Negan onu uyarıyor. Rick yerde sürünürken Negan herkesin derin bir nefes alıp, sakinleşmesini söylüyor. Carl bu sırada geliyor. Rick oğlunun yüzünü sargısız gördüğü için şaşırıyor. Baba oğul sarılıyorlar. Carl özür diliyor. Carl sadece büyüdüğünü kanıtlamak istediğini ama aksine her şeyi berbat ettiğini, onu bir daha göremeyeceğini düşündüğünü söylüyor.
Negan, Rick’e bir şey söylemek istediğini söylüyor. Rick nefretle bakıyor ona. Negan bu nefret dolu bakışı anlamadığını söylüyor. Negan onun çocuğuna hiç zarar vermediğini söylüyor. Negan onun lanet çocuğunun birkaç adamını vurup öldürdüğünü ama buna rağmen onun oğluna zarar vermediğini söylüyor. Negan, Rick’e onun kendisine öldürmek için saldırdığını, hatta onun sayesinde lucille’i düşürdüğünü, onun yerde olmaktan ne kadar nefret ettiğini bilmediğini, lucille’in “Amerikan bayrağı” gibi olduğunu, onun yerde olmasının saygısızlık olduğunu söylüyor. Negan, onun yaptıklarına rağmen arkadaşça davrandığını söylüyor. (Negan friendly as a fuckless fuck on free fuck day)
Rick, Negan’a ne zamandan beri böyle arkadaşça davrandığını soruyor. Negan bunun için çok uğraştığını, bu küçük yerleşimleri elinde tutabilmesinin nedeninin Asyalı – Amerikalıların kafasını ezerek olmadığını, bunun arkadaş edinmenin bir yolu olmadığını, herkesin hizada durduğunu çünkü onlara servis ettiğini, onları güvende tuttuğunu, kendilerinin Savior’lar olduklarını söylüyor. Negan, işbirliği yapmazlarsa onların arkadaşlarını öldüreceklerini, bunu kesinlikle yapacağını, bunu zaten kanıtladığını düşündüğünü söylüyor. Ve şimdi de eğer işbirliği yaparlarsa onlara zarar vermeyeceğini kanıtladığını düşündüğünü söylüyor.
Negan, Rick’e anlayıp anlamadığını soruyor. Rick anladığını söylüyor. Negan ona nefretle bakmaması gerektiğini, arkadaş olduklarını söylüyor. Rick, işbirliği yapacağını ama ona arkadaş olduklarını söylemeyeceğini çünkü bunun yalan olacağını söylüyor. Negan anladığını söylüyor. Negan, ilerleme kaydettiklerini, kendisinin öyle hissettiğini, bunun iyi olduğunu, gerçekten iyi hissettiğini söylüyor. Negan, açık olmak istediğini, bugün bir mesaj verdiğini, mesajının kendisinin mantıklı olabileceği olduğunu söylüyor. Negan bu yolu tercih ettiğini, kötü şeyler yapmayı sevmediğini, sadece insanları uyarmak için, sınırlarını bilmeleri için yaptığını söylüyor. Bunları yapmaktan hoşlanmadığını ama diğer yanda Lucille’in, sadece Lucille’in iyi ki başta olmadığını söylüyor. Negan artık Rick ile aralarının iyi olduğunu, yakında onlardan bir şeyler almak için geleceklerini söylüyor.
Negan ve adamları gidiyor. Rick, Jesus’a Negan’ın bunları tamamen uydurup uydurmadığını soruyor. Jesus aslında onun bunları uydurmadığını, garip kuralları olduğunu, o kuralları takip ederlerse onun gayet mantıklı olabileceğini söylüyor. Andrea geri dönecekleri zaman yolda malzeme bakmak için zamanları olacağını söylüyor. Rick kendisine uyacağını söylüyor. Carl, Rick’e kendisine kızıp kızmadığını soruyor. Rick, çok sinirli olmadığını onu canlı görmenin kendisini rahatlattığını söylüyor. Rick tekrar bu konuyu konuşacaklarını, ona çok bağırmayacağını söylüyor.
Eugene bulunduğu yerin inanılmaz olduğunu söylüyor. Bir nevi kurşun yapılan bir imalathanedeler, kurşun yapmak için uygun bir yerde olduklarını, 9mm’lik kurşunların önceden burada yapıldığını söylüyor. Rosita, Eugene’e iyi bir iş yaptığını söylüyor. Eugene ergeni sevinerek ve olmayan havasını bozmayarak sadece kendisine düşen işi yaptığını söylüyor.
Rick halkına konuşma yapıyor. Rick, herkesin Carl’a bir şey olmadığı için mutlu olduğunu ama yapılacak birçok işin olduğunu söylüyor. (Kimsenin gerçekte umursadığını sanmıyorum. Rick’in sadece Carl’ı düşündüğünü, umursadığını gösteriyor bu davranışı da. Zaten Rick her zaman kendisini ve ailesini korumak için bir şeyler yaptı hiçbir zaman diğerlerini gerçekten önemsemedi. Bir ara caps’lerle, kanıtlarla bununla ilgili bir yazı yazabilirim siz tetikte olun. :D) Rick, Olivia ve Andrea’nın yeni gelen şeylerin bir listesini çıkarmasını söylüyor. İlerlemenin zor olacağını ama sonunda değeceğini söylüyor, kendisine güvenmeye devam ettikleri için teşekkür ediyor. Birlikte çalıştıkları sürece harika işler çıkarabileceklerini, bundan sonra her şeyin daha iyi olacağına inandığını, optimist olmanın zamanının geldiğini söylüyor.
Oradan ayrılıyoruz. Andrea, Rick’e konuşmasının sonunun garip olduğunu söylüyor. Rick tek gerçekten samimi olduğu yerin orası olduğunu, gerçekten işlerin iyiye gideceğine inandığını söylüyor. Andrea, Rick’e herkese gerçekleri söylemediğini, onları aydınlatmadığını, biraz ileri gittiğinden endişelendiğini, onlara yalan söylediğini, bunları öğrendiklerinde onların mutlu olmayacağını söylüyor. Rick en azından hayatta olacaklarını, gerisini umursamadığını, atlatacaklarını söylüyor. Andrea, Rick’e Carl hakkında endişelenip endişelenmediğini soruyor. Rick onunla akşam konuşacağını söylüyor.
Başka bir yere geçiyoruz. Heath gözcülük yapıyor, Michonne yanına geliyor. Heath daha kendisinin gözcülük sırasının bitmediğini söylüyor. Michonne onu pantolonundan tutup, kendisine çekiyor. Michonne, Heath’e Doktor Denise ile aralarında bir şeyler olup olmadığını soruyor. Michonne, Heath’e neden zamanının çoğunu gözetleme görevinde geçirdiğini soruyor. Heath ona bunu yapmamasını söylüyor. Heath, Michonne’a Maggie’nin kendisine onun ve Tyreese ile aralarında olanları anlattığını söylüyor. Heath, Denise ile bir şeyleri yeni yeni rayına oturttuğunu, işleri berbat etmek istemediğini söylüyor. Heath, Michonne’un çok güzel olduğunu (Kendisi bile inanmadı söylediğine. :D) Denise ile olmazsa onunla bir şeyler düşüneceğini, kendisinin kendisine biraz saygısı olması gerektiğini söylüyor. Heath, Michonne’a yalnız hissediyorsa bu kadar insanlara uzak durmaması gerektiğini, işlerin eskisi gibi olmadığını kalkanlarını indirebileceğini söylüyor. Michonne, bunun yaşanmadığını söylüyor ve oradan ayrılıyor. Giderken kendi kendine özür diliyor. (Michonne’un yüzünde o acınası, her yaptığı şey ardından özür dileyen Kanadalı tiplemeyi gördüm ya benim TWD ile işim bitti)
Andrea, Rick ve Jesus birlikte oturuyorlar. Carl yatmış. Jesus, Carl’ın önemli bir bilgi verip vermediğini soruyor Rick’e. Rick, Negan’ın birden fazla karısı olduğunu söylüyor. Jesus bunu bilmediğini, yakın zamana kadar onun nerede olduğunu bile bilmediklerini söylüyor. Jesus orada ne kadar kişi olduğu ile ilgili bir bilgi olup olmadığını soruyor. Rick orada işlerin ilginçleşmeye başladığını, orada en az 30 kişi olduğunu, orada olanların normal insanlar olduğunu, kadın ve çocukların olduğunu oradaki herkesin asker olmadığını çoğunun normal insanlar olduğunu söylüyor. Jesus bunun mantıklı geldiğini, Negan’ın birkaç tane yerleşimi olduğunu, bu merkezlerin ortak tam olarak olmasa da güvenli bir yer oluşturduğunu, insanlarını oralara koyduğunu, daha fazla adamı olduğunu, asla tam olarak nerede yaşadıklarını, ne kadar kişi olduklarını bulamayacaklarını çünkü birden fazla yerin olduğunu söylüyor. Rick, Carl’ın hiç silah, kurşun görmediğini, tüketmiş olduklarını düşündüğünü söylüyor. Jesus bundan uzun zamandır şüphe ettiklerini, Hilltop’da da o kadar ateşli silah olmadığını söylüyor. Jesus, onların nasıl bir şeyleri tüketmeden idare ettiğine şaşırdığını söylüyor. Rick, şanslı olduklarını söylüyor. Jesus düşüncelere dalıyor. Rick ne olduğunu soruyor. Jesus, Rick’e sırıtarak artık onu Ezekiel ile tanıştırmanın zamanının geldiğini söylüyor.
The Sitting Dead ile Ölü Muhabbetler
Bölüm ile ilgili kişisel yorumlarımı yapmadan önce Letter Hacks’de kısaca yazılanları özet geçeyim. Birisi Robert Kirkman’ın gey olduğunu, aptalca şeyler yaptığını, sadece karakterleri okuyanlara sevdirdikten sonra öldürttüğünü söylüyor. Ya şunu anlamıyorum, yani 107 bölüm olmuş, hala bunu anlamayanlar var. Ben Carl’ın yüzünden vurulduğu bölümden (Issue 83) beri hiçbir şey hissetmiyorum karakterler hakkında. (Üzülme acıma anlamında bir şey hissetmiyorum yani yoksa Negan’a bayılıyorum mesela) Yani artık kaç bölüm olmuş, bu kadar şeyden sonra hala üzülüyorsanız yani ne diyeyim size.
Bölümde en çok Negan’ın konuşmalarını sevdim, Eugene kısmı ne kadar Eugene içinde olduğu için aptalca olmasına rağmen, önemli bir sahneydi. Kurşun imalatı onları diğer yerleşimlerin arasında önemli bir yere getirebilir. Michonne olayının ise sadece onun biraz arka planda kaldığı için yapıldığını düşünüyorum. İlk baştaki kavga da eğlenceliydi.
Ezekiel hakkında şunu diyebilirim. Issue 108’in kapağında kaplanıyla verdiği poz bende post-apokaliptik Ozymandias izlenimi oluşturdu. Bilgili ve badass bir karaktere benziyor. Jesus’ın “Ezekiel” isminde bir tanıdığı olması da TWD’nin “modern zaman İncili” (!) olduğunu kanıtlayan yönde bir gerçek. Sırada ne var? Judas?
Benim bölüm hakkında diyeceklerim bu kadar, bir sonraki yazımda görüşmek üzere. :)
