Avengers vs. X-Men serisinin tek resmi tie – in serisi, anlamsız şiddet ve hikayeden bağımsız vahşetin esprili bir tonla bizlere sunulduğu AvX Vs.’in beşinci sayısı da, geçtiğimiz hafta Çarşamba günü bizlerle buluştu.
Sayımızın bu haftaki mücadeleleri arasında, Avengers tarafından Hawkeye ile Black Panther; X-Men tarafından Angel ve Storm ile karşı karşıya geliyor.
Bu sayının ilk mücadelesi, Hawkeye ile Angel arasında geçiyor. Angel’ın X-Force serisindeki Dark Angel Saga’dan sonra Archangel özelliklerini ve hafızasını kaybettiğini de aklımızda bulundurduğumuzda, bu mücadelenin favorisinin Hawkeye olduğunu söylemek zor değil.
İkilinin arasındaki mücadele de Hawkeye’ın bu üstünlüğünü aslında yansıtan bir şekilde başlıyor. Angel’ın uçarak hava üstünlüğü kazanma çabalarını, Hawkeye ekarte ediyor, ve Hawkeye’ın üstünlüğüne rağmen temel olarak kesin bir sonuca bağlanmayan bu mücadelede asıl doruk noktası, Psylocke’un olaya dahil olmasıyla karşımıza çıkıyor. Hawkeye, kendisiyle savaşında Angel’a destek olan Psylocke’un yerini tespit edip, okunu ona yönelttiğinde, Angel Psylocke’a bir zarar gelmesi riskini göze alamıyor, ve böylece teslim oluyor.
Fakat, AvX serisi boyunca Avengers ile özdeşleşen “kirli dövüşme” teknikleri bir kez daha karşımıza çıkıyor, ve Hawkeye Psylocke’a nişanladığı okunu, bir anda teslim olan Angel’ın karnına gönderiyor – ve Angel Psylocke tarafından kurtarılırken, kendisi de diğer Avenger’ların yanına kaçıyor.
İlk savaşımız, tahmin ettiğimiz gibi Hawkeye’ın üstünlüğü ile biterken, biz de ikinci savaşımıza, Storm vs. Black Panther’a dönüyoruz. AvX Vs. serisindeki belki de en anlamlı karşılaşma olan Storm – Panther karşılaşması, her şeyden önce bir karı – kocanın mücadelesi olduğu için son derece ilgi çekici.
Storm’un çok daha üstün olan powerset’i ile kazanmasını beklediğimiz bu karşılaşmaya, yazar takımı beklentilerimizi boş çıkararak başlıyor, çünkü Black Panther Batman-vari bir bir tutumla, savaşa son derece hazırlıklı bir şekilde geliyor: Storm’un yıldırımları ve hava üzerindeki hakimiyeti, onu fazla etkilemediğinden, bu karşılaşma bir anda yumrukların konuştuğu bir olaya dönüşüyor.
“Yumrukların konuşması” dediğimizde ibre bir an için Black Panther’a döner gibi olsa da, Strom kısa sürede bize güçlerini kaybetmiş durumdayken bile X-Men’in lideri Cyclops’u alt etmiş ve uzun süre takımın liderliğini üstlenmiş bir karakter olduğunu hatırlatmayı başarıyor. Black Panther’ın Wakanda halkı da eski kralları ve kraliçelerinin savaşının sonucunu merakla beklerken, iki karakterimiz kısa bir romantik an yaşıyorlar; ve hemen sonrasında Storm yüzüğünü de bırakarak kendisini almaya gelen X-Men üyeleriyle birlikte Wakanda’dan ayrılıyor.
Yazarlarımızın yüzüğe odaklandığı ve bizlere burada herhangi bir kazanan olamayacağını hatırlattığı anlamlı bir sahneyle, bu savaş da berabere sonuçlanan Avengers – X-Men düellolarından biri olarak sona eriyor.
Yorumlar
AvX Vs. ile ilgili her seferinde aynı yorumu yazıyorum ama, eklememek elde değil. Evet, seri son derece anlamsız, son derece gereksiz, AvX’in ana gidişatına hiçbir şey katmıyor ve savaşlar da, (serinin gidişatı için çok daha önemli olan) Avengers ve New Avengers serileri gibi, anlamsız kaldıkları dönemlerde karşımıza çıktıkları için, bizi fazla etkilemiyor.
Fakat, anlamsız ve gereksiz çizgi romanlar için olabilecek en iyi durum, AvX serisinde de mevcut: Yazarlar yazdıkları şeyin hiçbir anlam ifade etmediğinin farkında, ve hikayelerini buna uygun bir şekilde yazıyorlar. Sonuç olarak da elimize geyik ve eğlenceli sayılar çıkıyor.
Belki gidip teker teker satın almanıza değecek bir seri değil AvX Vs., fakat yine de cilt olarak alacaksanız, veya internetten okuyacaksanız, keyifli bir seri.