DC Comics Yazıları

Neden “Alternatif” Superman?

crisis5p4Berk merhaba, son zamanlarda sitenin bir eksikliği olan Batman karakterine yoğunlaşıyor olmanız çok güzel, ama ben şunu merak ediyorum: DC’nin – belki de Batman’den bile daha meşhur olan – karakteri Superman ile ilgili benzer bir çalışma görecek miyiz?”

Bu soruyu bana kim sordu biliyor musunuz?

Hiç kimse.

AltEvren açılıp belli bir kitleye ulaşmaya başladığından beri, Batman karakteri aldığım soruların çok önemli bir bölümünü kapsıyor: “Sitede daha fazla Batman incelemesi görecek miyiz?”, “Batman ile ilgili bir karakter profili yazacak mısınız?”, “Batman okumak istiyorum, nereden başlamamı tavsiye edersiniz?”, “Sitede Batman ile ilgili fazla bilgi yok, yoksa Batman sevmiyor musunuz!?”

Bu ve benzeri sorular, aşağı yukarı ayda bir bana ulaşsa da, DC Comics firmasının, en az Batman kadar, hatta pek çok kritere göre, muhtemelen Batman’den çok daha meşhur olan karakteri Superman ile ilgili (10 – 13 yaş arası aşırı heyecanlı “en güçlü süper kahraman heveslisi” bir grubun Superman Prime hakkındaki sorularını saymazsanız) bir tane bile soru aldığımı hatırlamıyorum.

Ve işin asıl ilginç tarafı, bu durumun pek de “ilginç” olmaması.

Evet, Superman belki “tanınma” anlamında Batman’den çok daha meşhur, ama son yıllara bakıldığında, Batman, hatta bırakın Batman’i, Spider-Man, Wolverine, hatta belki Deadpool, Green Lantern ve daha pek çok karakter, farklı farklı mecralarda da olsa, Superman’in popülaritesini açık arayla geride bırakmış durumdalar. İnternette basit bir arama yaparsanız, işi bir adım daha ileri götürüp, Superman’in gerçek anlamda sıkıcı bir karakter olduğunu iddia eden pek çok çizgi roman yazısını da rahatlıkla bulabilirsiniz.

Justice_Society_of_America_v3_10_art

Açıkçası, bu argümanların pek çoğunda doğruluk payı bulmamak elde değil. Superman, baktığınız zaman, gerçekten çok güçlü, çok ideal, çok kusursuz, ve New 52’da, Man of Steel filminde de görebileceğiniz gibi, karakteri daha enteresan hale getirmek için yapılan değişiklikleri fazla kaldıramayan bir karakter. Öyle ki, “Superman fazla güçlü, o halde onun güçlerini biraz azaltalım” dediğinizde, veya, “Superman fazla kusursuz, onu, gerekli olduğunda karşısındakini öldürebilecek bir şekilde kurgulayalım” diye düşündüğünüzde, işlediğiniz karakterin artık “Superman olmadığı” yönündeki algıyı kırmak gerçekten çok zor hale geliyor.

Aynı şekilde, Superman’in sıkıcı olduğu iddia eden, karaktere negatif yaklaşan kesimi tartışmanın dışında bırakmaya çalışıp, örneğin, “New 52’nun en iyi serileri” gibi – konu hakkında görece daha objektif duran – listelere baktığımızda, Superman serilerinin karşımıza çıkmaması da, Superman’in son yıllarda fazla çekici bir karakter olmadığı yönündeki görüşü destekler nitelikte.

Peki, sorun nerede? Superman gerçekten “fazla” mükemmel bir karakter olduğundan okuyucuları çekemiyor mu? Yazarlar kendisini ele alınması gerektiği gibi ele alamıyor mu? Yoksa, Superman – kendisini Superman yapan değerleri kaybetmediği takdirde – modern okurun “kusurlu” karakter beklentisini karşılayamadığı için “klasik” ama etkisiz bir karakter olarak kalmaya mahkum mu?

Bana sorarsanız, bu çok tehlikeli bir soru. İnternet ortamı, bir yandan Superman’in neden sıkıcı bir karakter olduğu konusunu tartışırken, diğer yandan duruma tamamen farklı bir şekilde yaklaşan, bu argümanı kesinlikle kabul etmeyen okuyucuları da kapsıyor. İşin ne kadar sübjektif, ne kadar kişiden kişiye değişen bir durum olduğunu görmek için, tek yapmanız gereken yukarıda bahsettiğim “Superman sıkıcı bir karakter” internet aramasının tam tersini yapmak, ve Superman’in sıkıcı falan olmadığını iddia eden karşı argümanları da okumak.

images (3)

İşin genel çerçevesini biraz aktardıktan sonra, kendi görüşümü de ekleyeyim. Benim için bir “karakter”in sıkıcı olup olmadığını iddia etmek gerçekten çok zor bir konu. “Superman” dediğiniz zaman, yetmiş beş yıldır, farklı farklı karakterizasyonlarla, farklı farklı davranışlarla varolan, binlerce farklı alanda, yüzlerce farklı rol üstlenmiş bir karakterden söz ediyorsunuz. İşin doğrusu, farklı yazarların, farklı hikayelerin, farklı evrenlerin ve farklı mecraların karakteri nasıl ele aldığını tek tek incelemeden, hatta tam anlamıyla objektif bir bilgi iddia edebilmek için, bu örneklerin hepsini tek tek yorumlamadan, sadece Superman’e değil, X bir karaktere sıkıcı demek imkansız bir durum.

Yine de, işi bu kadar teknik tutmazsak, sanırım ben de “rastgele” bir Superman çizgi romanı okumaktan çok, rastgele bir Wolverine, bir Spider-Man, bir Batman veya bir Green Lantern çizgi romanı okumayı tercih ederim. Fakat, bu durumu değiştirebilecek birkaç ufak formül var.

Örneğin, Superman’in bir grup süper kahraman içinde öne çıktığı, yani kültürel anlamda yakaladığı “ikon” özelliğini, diğer süper kahramanlar için, in-universe olarak da koruduğu çizgi roman eserleri, bence Superman karakterinin, neden ideal (ve son derece etkileyici) bir süper kahraman olduğunu gösteren çalışmalar oluyor. Aynı şekilde, Superman’in kendi güç seviyesini daha iyi kullanabildiği kozmik maceralar da, yine benim okumaktan keyif aldığım çizgi roman hikayeleri arasında yer alıyor.

Ama kişisel favorimi sorarsanız, Superman’in en sevdiğim maceraları, paralel evren hikayeleri.

Superman öylesine önemli, öylesine büyük bir karakter ki, DC Comics’in bu karakterle ilgili fazla risk alabilmesi mümkün değil; zira Spider-Man’in ölmesi, veya Ultimate Spider-Man’ın Latin kökenli gay bir karakter olması durumlarında gördüğümüz gibi, bu tarz durumlar, çizgi romanla zerre ilgisi olmayan insanları, veya açıp bu çizgi romanları okumayan / okumayacak olan insanları bile galeyana getirebiliyor. Bu yüzden, özellikle ana devamlılıktaki “gerçek” Superman karakteri, büyük ölçüde dokunulmaz bir karakter olarak kalıyor.

2165573-reign_of_superman_toys_pre_order_1322837179Evet, elbette 1990’ların başındaki Death of Superman veya John Bryne’ın meşhur Superman reboot’u gibi, ciddi reformlar getiren çalışmalar var, ama bunlar hem çok nadir gerçekleşiyor, hem de sonuçları uzun süreli olmuyor.

Bu durumda, paralel evren hikayeleri, yani “asıl” Superman’i değil de, “Ya öyle olsaydı?” sorusunu ele alan, DC’nin “resmi devamlılığı” içinde yer almayan Superman hikayeleri, yazarlara çok daha ciddi bir özgürlük, çok daha ciddi bir yaratıcılık imkanı, ve pek çok açıdan son derece tahmin edilebilir bir karakter olan Superman için, çok daha ilginç kurgu imkanları sunuyor. Ve bu da – subjektif olarak Superman’in sıkıcılığı konusundaki görüşünüz ne olursa olsun – paralel evrenlerde geçen Superman hikayelerini, okunmaya değer hikayeler haline getiriyor.

Şu adresteki yazımızın, bir konsept olarak sadece paralel evren Superman hikayelerini ele almasının nedeni de bu.