TV

Disney’in Yeni Star Wars Projeleri

Disney, gerçekleştirdiği Yatırımcılar Toplantısı’nda yeni projelerini duyurdu. Gerek Marvel gerekse Star Wars tarafında duyurulan bu projeler, hem sayıları hem de ele aldıkları konular sebebiyle büyük merak uyandırdı. Disney sonrası çıkan Star Wars yapımlarından ağzı yanan bazı hayranlar bu kadar çok proje duyurulmasına kızsa ve bu projelere temkinli yaklaşsa da; geri kalan pek çok Star Wars hayranı (ben de dahil) bu projeler için çok heyecanlı. İsterseniz sözü fazla uzatmadan bu projelere bir göz atalım:

Star Wars: Obi-Wan Kenobi

Ewan McGregor’ın Obi-Wan rolüne geri döneceği bir Star Wars projesini zaten biliyor ve bekliyorduk. Çok önceden hakkında duyumlar aldığımız, McGregor açıklandıktan sonra iki kez senarist değişikliğine gidilen, sonrasında konusunun da değiştiği bu projeye bir isim daha dahil oldu: Hayden Christensen Darth Vader rolünde Obi-Wan Kenobi dizisinde yer alacak!

Dizinin yönetmenliğini The Mandalorian’dan tanıdığımız Deborah Chow yapacak. Kendisi The Mandalorian’ın üçüncü ve yedinci bölümlerinin yönetmeniydi ve bu bölümler seyretmesi zevkli, kaliteli bölümlerdi. Ayrıca dizi Star Wars III: Revenge of the Sith filminin on yıl sonrasında geçecek. İmparatorluğun galaksiye hakim olduğu, karanlık zamanlarda ve Darth Vader’ın en güçlü olduğu dönemde geçen bir dizi bizi bekliyor.

Daha öncesinde dizinin bir mini dizi olacağı ve dört bölümden oluşacağına yönelik söylentiler duymuştum. Fakat Darth Vader’ın da diziye dahil olmasıyla bu pek mümkün görünmüyor. Dediğim gibi daha önce dizide iki kez senarist değişikliğine gidildi, sonrasında konusu değişti. Dolayısıyla dizinin bölüm sayısında da değişiklik olursa pek şaşırmam -ki değişmeli de zaten. Dört bölümde bu iki karaktere dair ne anlatılabilir ki?

Açıkçası her ne kadar duyrulan projelerin çoğuna yükselsem de, beni en heyecanlandıran ve en çok ilgimi çeken bu proje ve elbette bu haber oldu. Benim gibi pek çok Star Wars hayranının da bu habere çok sevindiğini biliyorum. Kathleen Kennedy, Darth Vader’ı ve Obi-Wan Kenobi’yi tekrar görecek olmamız hakkında “Bu yüzyılın rövanş maçı olacak.” şeklinde bir açıklamada bulunmuş. Revenge of the Sith filmindeki o meşhur ışın kılıcı düellosu bana göre en iyi ışın kılıcı düellosudur. Fakat A New Hope filmindeki düello dönemin şartlarından dolayı maalesef iyi bir ışın kılıcı düellosu değildi. Dolayısıyla Darth Vader ile Obi-Wan Kenobi’nin günümüz şartlarında kaliteli ve iki karakterin gücüne yakışır bir bir ışın kılıcı düellosunu izleme şansımız olursa bu inanılmaz olur.

Anakin Skywalker’ı oynamak inanılmaz bir yolculuktu. Tabiki, Anakin ve Obi-Wan son gördüğümüzde pek de iyi şartlarda değillerdi… Deborah Chow gibi harika bir yönetmenin bizim için ne planladığını görmek ilginç olacak. Ewan ile tekrar çalışmaktan heyecan duyuyorum. Geri dönmek iyi hissettiriyor.

-Hayden Christensen

Bu toplantıda yatırımcılara bir video da izletilmiş. Maalesef bizim henüz izleyemediğimiz bu videoda, Ewan McGregor Hayden Christensen ile tekrar aynı projede yer almasına dair şu ifadeleri kullanmış:

…En güzel şey Hayden ile tekrar bir araya geliyor olmamız.

-Ewan McGregor

Bu iki ismin de birbiri hakkında böyle güzel sözler söylemesi sevindirici. Umarım bu dizi gerçekten de başarılı ve kaliteli bir yapım olur, Darth Vader ve Obi-Wan Kenobi isimlerine yakışır bir dizi seyrederiz. Her ne kadar hem bu dizinin yapılacak olmasından, hem de Hayden Christensen’i Darth Vader olarak dizide görecek olmamızdan son derece mutlu olsam da; eğer ortaya kötü bir iş çıkarsa tüm bu büyük heyecan ve umut koca bir öfkeye dönüşebilir ve o zaman The Mandalorian ile gönülleri alınan küskün Star Wars hayranları sonsuza dek kaybedilebilir…

Star Wars: Rangers of the New Republic

The Mandalorian dizisiyle aynı dönemde geçecek olan bu dizide, hakkında neredeyse hiçbir şey bilmediğimiz ve çok da merak ettiğimiz New Republic’i tanıyacağız.

The Mandalorian’dan tanıdığımız Cara Dune karakterine yönelik bir spin-off dizi çekileceğine yönelik dedikodular vardı. Dizinin son bölümlerinde Cara Dune’u New Republic şerifi olarak gördüğümüze göre, bu dedikoduların kaynağı olan dizi muhtemen Rangers of the New Republic.

Bu döneme dair pek çok soru işaretine cevap vereceği için diziyi merak ediyorum. New Republic hakkında bugüne kadar gördüğümüz tek şey The Mandalorian’ın 2. Sezonunun 2. Bölümündeki pilotlardı. Bunun dışında sadece varlığını biliyor ve adını duyuyorduk. Bildiğiniz üzere The Mandalorian, Sequel üçlemede gördüğümüz First Order’ın kurulmasından önceki bir dönemde geçiyor. Bu dönemde de hem İmparatorluk güçlerini hem de bu New Republic güçlerini görmek mümkün. Dolayısıyla nihayet New Republic’i tanıyacağımız ve First Order’ın kuruluşuna giden süreçte bazı konularda bilgi sahibi olacağımız için mutluyum.

Star Wars: Ahsoka

The Mandalorian’ın 2. sezonunda Ahsoka Tano’yu göreceğimiz çokça konuşuluyordu. İkinci sezonun beşinci bölümünde karşımıza çıkan Ahsoka’yı Rosario Davson canlandırmıştı. Clone Wars’tan tanıdığımız karakteri ilk kez bir live-action yapımda görmüştük ki, Disney şimdi de Ahsoka’nın live-action dizisini duyurdu.

Dizinin senaristliğini, karakteri Clone Wars için yaratan Dave Filoni yapacak. Dizinin yapımcıları da yine Dave Filoni ve Jon Favreau olacak. Ahsoka’ya yine Rosairo Davson hayat verecek. The Mandalorian’da yer aldığı bölümde kendisinin, Star Wars: Rebels’ten tanıdığımız Great Admiral Thrawn’ı aradığını görmüştük. Yine The Mandalorian ile aynı dönemde geçecek olan dizinin bu konu ekseninde ilerleyeceği ve belki de Star Wars: Rebels’e bağlanacağı tahmin ediliyor. Bu sebeple belki Rebels izlemediyseniz izlemek isteyebilirsiniz. Dört sezonluk bu animasyon diziyi ben halen severek takip ediyorum ve öneririm.

Bunun yanında dizinin senaristinin Dave Filoni olması tabi ki bir artı. Filoni, Ahsoka Tano’yu yaratan isim olduğu için bu karakteri en iyi bilen isim ve karakterin bu zamana kadar yer aldığı tüm yapımlarda onun imzası vardı. The Mandalorian’da yer aldığı bölümü de bizzat Filoni yazıp yönetmişti. Dolayısıyla bu dizide de onu senarist ve yapımcı olarak görmek güzel. Elbette yanında Jon Favreau reisin olması da yine sevindirici bir haber.

Star Wars: Andor

Star Wars: Andor, aslında daha önce hakkında bir şeyler duyduğumuz ve haberdar olduğumuz bir projeydi. Tony Gilroy’un yarattığı gerilim – casusluk türündeki dizi, Rogue One’dan tanıdığımız ve Asiler için önemli bir isim olan Cassion Andor’a odaklanacak. 2022 yılında Disney+’ta yayınlanması planlanan dizinin prodüksiyonu geçen haftalarda Londra’da başladı.

Başrolde Diego Luna’nın yer aldığı dizide Luna’ya Stellan Skarsgard, Adria Arjona, Fiona Shaw, Denise Gough, Kyle Soller ve Genevieve O’Reilly eşlik edecek. Dizinin Han Solo filmiyle aynı dönemde geçeceği tahmin ediliyor. Diziye dair Star Wars’un paylaştığı video da hemen aşağıda:

Star Wars: Rogue Squadron (Film)

Daha önce Wonder Woman filmlerinden tanıdığımız yönetmen Petty Jenkins’in yöneteceği Star Wars: Rogue Squadron, yeni nesil Starfighter pilotlarını ve onların riskli hayatlarını konu alacak. Filmin yönetmeni Petty Jenkins, sosyal medyada bu videoyu paylaştı ve proje hakkında şu ifadeleri kullandı:

https://twitter.com/PattyJenks/status/1337177394625478656

Güzel bir savaş pilotu filmi yapmak, bir film yapımcısı olarak hayatım boyunca hayalini kurduğum bir şeydi. Bir pilotun kızı olarak en güzel hatıralarımdan biri babamın filo arkadaşları ile F4’lerini her sabah uçurmaları ve bunun ilham verici sesini duymaktı. Babam ülkesi için hayatını feda ettiğinde bir gün tüm bu duyguları tek bir filme aktarabilmek için içimde bir kıvılcım oluştu. Mükemmel hikaye, benim diğer bir gerçek aşkım olan Star Wars ile buluşunca sıradaki filmimi bulduğumu anladım. LucasFilm, Disney ve hayranlara olan şükranlarımla beraber bu projeyi almaktan büyük onur duyuyorum.

Patty Jenkins

Filmin 2022 yılında çekimlerine başlanması ve 2023 Noel’inde izleyicilerle buluşması planlanıyor.

Star Wars: Bad Batch

Bir diğer duyrulan Star Wars projesi olan Bad Batch, yine bizim daha öncesinden duyduğumuz bir yapımdı. Clone Wars dizisinin son sezonunda gördüğümüz ve bazı hatalar sonucu diğer klonlara göre farklılıklar taşıyan bir takım olan Bad Batch’e odaklanacak olan bu dizi, yine Clone Wars gibi animasyon olacak.

Açıkçası duyrulan projeler arasından beni en heyecanlandıran yapımlardan birisi de bu animasyon dizi. Dediğim gibi daha önce bu ekibi Clone Wars’ta görmüştük ve ben sevmiştim ama heyecanlanmamın tek sebebi bu değil. Dönem itibariyle Klon Savaşlarından hemen sonrasını anlatacak ve bu noktada hem olay, hem karakter açısından eli çok bol. Clone Wars’un finalinde Darth Vader’ı kısa da olsa görmüştük. Bu dizide belki yer yer tekrar görme şansımız olabilir. General Tarkin, Palpatine, Ahsoka Tano ve Star Wars: Rebels’tan bildiğimiz Inquisitor’ler gibi karakterler de yine dönem itibariyle uygun olan karakterler. Fragmanda Tarkin’i ve Palpatine’i görmek mümkün fakat diğer karakterlerin olup olmayacağına dair elimizde net bir bilgi yok.

Bunun yanında dizinin paylaşılan fragmanı da yine beni gaza getirdi. Clone Wars’u severek takip ediyordum ve son sezonu görsellik anlamında gözüme önceki sezonlardan daha güzel gelmişti. Bu fragmanda Bad Batch, Clone Wars’un son sezonundan bile iyi bir görselliğe sahip. Fragmanda dikkat çeken tek şey elbette görsellik değil. Palpatine’in imparatorluğunu ilan ettiği konuşmanın birebir aynısı fragmanda yer alıyor ki bu da az önce bahsettiğim dönem konusunda hayranları heyecanlandırıyor. Klonlardan Stormtrooperlara geçiş daha önce çizgi romanlarda anlatılmış sanırım fakat bu konu, bu dizide daha detaylı bir şekilde işlenebilir.

Gerek görselliği, gerek geçtiği dönem itibariyle büyük avantajlara sahip olan Bad Batch dizisi, her ne kadar bazı hayranlar tarafından “Clone Wars’un suyunu çıkartmak” olarak düşünülüp hoş karşılanmasa da; benim çok heyecanlandığım ve merakla beklediğim bir yapım. Fragmanını aşağıdan izleyebilirsiniz:

Star Wars: Visions

Dünyanın en iyi Japon anime sanatçıları tarafından yapılacak olan Star Wars: Visions, 10 bölümden oluşan ve her bölümünde farklı bir kısa filmin olduğu, anime tarzında bir dizi olacak. Star Wars’a anime merceğinden bakma şansını yakaladığımız bu projede 10 farklı “visions” göreceğiz.

Her ne kadar daha önce manga türünde Star Wars eserleri olmuş olsa da, anime ile Star Wars’un bir arada olması ilgi çekici duruyor. Ben anime seyreden birisi değilim ama anime seven Star Wars hayranlarının bu habere çok sevindiklerinden eminim!

Star Wars: The Acolyte

The Acolyte, yine benim büyük bir merakla beklediğim projelerden biri. Phantom Manace’tan 200 yıl önce, High Republic döneminin sonlarında geçecek olan gizem & gerilim türündeki dizi daha çok gücün karanlık tarafıyla alakalı olacak.

Leslye Headland tarafından hazırlanacak projede beni en heyecanlandıran şey, Güç’ün karanlık tarafını keşfettiğimiz bir hikaye olacak olması. Bu zamana kadar çoğunlukla hikayeleri hep Güç’ün aydınlık tarafı gözünden takip ettiğimiz için karanlık tarafa odaklanan bir yapım benim hep isteğimdi. Bunun gerçekleşecek olması, üstelik türünün de gizem & gerilim olması beni heyecanlandırıyor. Ben Star Wars’taki bu aydınlık taraf – karanlık taraf ayrımını iyilik – kötülük gibi basit bir ayrım olarak görmüyorum. Evet kaba bir ayrım yaparsak sonuç bu ama karanlık tarafın da kendi içerisinde bir felsefesi olan bir düzen olmasından dolayı onlara “kötüler” demek çok basit geliyor. Umarım bu yapımda buna odaklanılır ve daha detaylı, daha derin bir karanlık taraf yansıtılır.

Ayrıca hikayenin bir süredir tanıtımı yapılan High Republic döneminde geçecek olması da önemli bir detay. Daha önceleri Star Wars evreninde kadın odaklı, kadın bir karaktere yoğunlaşan bir proje dedikoduları da dönüyordu. Bu projenin The Acolyte olduğu tahmin ediliyor, dolayısıyla başrolde kendisini Güç’ün karanlık tarafına adamış bir kadın karakter görme olasılığımız yüksek.

A Droid Story

Çok sevgili dostlarımız R2-D2 ile C-3PO’nun daha önce görmediğimiz ve ilk kez bu projede tanışacağımız yeni bir karaktere rehberlik edeceği A Droid Story, bir animasyon dizi olacak.

Droidler, Star Wars evreninin önemli bir parçası oldular ve olmaya da devam edecekler. A Droid Story ile de daha önce tanıdığımız bu iki droid dostumuzla beraber bir yeni droid ile daha tanışacağız ve onların maceralarına ortak olacağız.

Star Wars: Lando

Justin Simien’in geliştirdiği hikayeyle hepimizin sevdiği büyük dolandırıcı Lando Calrissian, yepyeni bir diziyle geri dönecek. Hakkında daha fazla detaya sahip olmadığımız bu dizi de yine merakla beklediğimiz projelerden.

Star Wars: The Book of Boba Fett

Boba Fett hakkında çıkacak bir diziye yönelik daha önce dedikodular okumuş, duyumlar almıştık fakat Disney’in Yatırımcılar Toplantısı’nda bu dizinin duyurusu yapılmadı. O zaman neden bu yazıda yer alıyor? Çünkü dizi, The Mandalorian’ın final bölümünün son sahnesinde duyuruldu.

Şu an diziye dair “The Book of Boba Fett” adını taşıyacağı ve Aralık 2021 gibi bizlerle buluşacağı dışında bir bilgiye sahip değiliz. Bakalım uzun zaman sonra The Mandalorian’da kendisini gördüğümüz Boba Fett’in dizisi nasıl olacak?


Evet Disney’in biraz da The Mandalorian’ın başarısından sonra gaza gelip açıkladığı projeler böyle. Benim genel olarak projelere yaklaşımım olumlu yönde. Her ne kadar Sequel üçlemeden nefret etsem de Disney, The Mandalorian ile bize Star Wars’a dair güzel şeyler seyrettirebileceğini gösterdi. Küskün hayranlarını da geri kazanmışken, The Mandalorian’ın başarısı da ortadayken neden bu olumlu havayı sürdürmek istemesin?

Öte yandan duyrulan projelerden bir tanesi hariç hepsi dizi ve Star Wars’un Disney öncesi ya da sonrası farketmeksizin dizi konusunda gayet başarılı olduğunu düşünüyorum. Clone Wars, Rebels ve The Mandalorian… Her ne kadar Rebels diğer iki yapım kadar beğenilmese de ben bu üç diziyi de beğeniyorum. Dolayısıyla yeni dizilerin de iyi olacağını düşünüp mutlu olabiliriz bence.

Eğer bu yapımlar gerçekten kötü olursa o zaman hep beraber üzülüp eleştireceğiz zaten. Fakat şu noktada bu projelerin her biri duyurulmuşken kötü bir hava yaratmanın ve kötümser olmanın bir anlamı yok . Çünkü hala yayınlanmamış olan bu projeler, hala çok başarılı ve kaliteli olma potansiyeline sahipler. Neden daha şimdiden umutsuzluğa kapılıp kendimizi üzelim? Sonuçta Star Wars’un bugüne kadar bize öğrettiği en güzel şey “her zaman umudun olduğu” değil midir?