Özellikle siteye yeni eklenen yazıların alt bölümünde, “Özetle…” diye başlayan bir kısım görebilirsiniz. Bu yazıda, çok kısaca bu bölümün amacını açıklamaya ve bu tabloda kullandığım semboller hakkında bilgi vermeye çalışacağım.
Önce, lafı fazla uzatmadan, kullandığım sembolleri ve anlamlarını kısaca açıklayan şu tabloyu paylaşayım. Neden bu sembolleri seçtiğimi ve daha detaylı açıklamaları, tablonun altındaki bölümde bulabilirsiniz.
Kullanılan Semboller
Not yok. Herhangi bir sebeple tablomuzdaki diğer sembollerle değerlendirilmeyen çizgi romanlar | |
Vasat. Objektif olarak çizgi roman mecrasının temel gerekliliklerini bir veya birkaç açıdan taşımayan çizgi romanlar | |
Tuhaf. Okuduğunuzda “İyi” veya “Kötü” değil, “farklı” bir eser okuduğunuzu hissettiren çizgi romanlar | |
Sadece Türün Meraklıları İçin. Çizgi romanın türüne karşı (bilim kurgu, aksiyon, süper kahraman, vb.) özel bir merakınız varsa ilginizi çekebilecek çizgi romanlar | |
Türün Tipik Bir Örneği. Türün temel özelliklerini ve standartlarını karşılayan, ancak bu türden hoşlanmıyorsanız özel olarak okumanızı gerektirecek “olağanüstü” bir yanı olmayan çizgi romanlar | |
Türün En İyi Örneklerinden Biri. Belirtilen tür içinde olağanüstü nitelikleri olan, o türü özel olarak takip etmeyenlerin bile beğeneceği çizgi romanlar | |
Harika. Türlerden bağımsız şekilde çok başarılı olarak değerlendirilebilecek çizgi romanlar | |
Herkesin Okuması Gereken Bir Çizgi Roman. Belirli özelliklerinden dolayı, çizgi romanla ilgilenen herkesin mutlaka bir şans vermesi gereken eserler | |
Harika, ama Herkese Göre Değil. Harika, fakat çeşitli nedenlerle herkese hitap etmeyecek çizgi romanlar |
Bölümün Amacı ve Yapısı
Uzun lafın kısası şu şekilde: Film, dizi, çizgi roman veya bir şeyi inceleyen sitelerde bulunan “notlandırma sistemleri” pek hoşuma gitmiyor. Bir çizgi romanı 5 yıldız üzerinden, 10 puan üzerinden, A-B-C-D gibi Amerikan sistemi ders notlarıyla veya yüzde bilmemkaç diyerek sınıflandırmak bana anlamsız geliyor.
Bu sistemlere genel olarak karşı çıksam da, siteye giren okuyuculardan aldığım geri dönüşler nedeniyle, AltEvren’i seven, yazdığım çizgi roman yazılarından keyif alan kişilerin bile her zaman oturup bütün yazıyı okumadıklarını, bazen bir çizgi roman hakkında kısaca fikir almak istediklerini biliyorum. Yazının sonuna inip genel bir fikir almak, artık bu tarz sitelerin bir “standardı” haline gelmiş durumda.
Yukarıda bir örneğini gördüğünüz “Özetle…” bölümü, bu iki görüş arasında bulduğum bir orta yol.
Geleneksel hale gelmiş “not sistemlerine” karşı çıkmamın iki temel sebebi var. Birincisi, tüm çizgi romanların birbirlerine göre hiyerarşik bir şekilde, “daha iyiler” ve “daha kötüler” olarak sınıflandırılmasının mümkün olmadığını düşünüyorum. İkincisi, bu mantıkları kullandığınızda farklı okuyucuların sübjektif zevklerini tamamen göz ardı ettiğinize, hatta aynı okuyucuya bile o anda okumak isteyeceği bir şey seçmek konusunda hiçbir pratik yardım sunmadığınıza inanıyorum.
Tabi ki böyle bir sistemin hiçbir zaman kusursuz olmasına imkan yok – yine de, yukarıdaki sembollerin zamanla site içinde oturacağını ve AltEvren okuyucuları için tanıdık hale geleceğini tahmin ediyorum. Böylece, farklı amaçlarla, farklı düşüncelerle yazılmış eserleri bir ölçüde de olsa size hızlı bir şekilde tanıtabileceğimi, okumak istediğiniz bir eseri seçerken AltEvren’i daha etkili kullanabileceğinizi umuyorum.
Bunu burada çok fazla uzatmayacağım. Sistemin arkasındaki mantığı daha detaylı olarak okumak isterseniz, aşağıdaki yazıyı da okuyabilirsiniz:
İnceleme Sistemi Hakkında Detaylı Açıklamalar
Semboller ve Anlamları
Farklılıklar
“Sıra dışı” Çizgi Romanlar
Gördüğünüz gibi “not kriterlerimiz” aslında çok eleştirel bir yapıda değiller, zira kullandığımız sekiz sembolün altısı olumlu noktaları ön plana çıkarıyor. Son üç sembolümüz de, belli açılardan, “olağanüstü” çizgi romanları gösteriyor.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: Bir yazı içinde bunları belli bir “sırayla” sunmak zorunda olsak da, bu semboller aslında birbirlerine göre “daha iyi” veya “daha kötü” çizgi romanları göstermiyor – örneklerle de açıklamaya çalışacağım gibi, hepsi “farklı” şeyleri ifade ediyor.
Burası, sanırım bu iki notu birbiriyle karşılaştırmak için iyi bir nokta. Yukarıda da dediğim gibi, “Herkesin okuması gereken bir çizgi roman” sembolü, “Harika” sembolünden “daha iyi” bir şeyi ifade etmiyor.
Watchmen ve Daytripper aslında çok iyi iki örnek. Wathcmen harika bir çizgi roman, ama tam olarak keyif alabilmesi için okuyucunun pek çok şey bilmesi gerekiyor: Özellikle Soğuk Savaş dönemini yüzeysel de olsa bilmeyen, 80’lerin süper kahraman çizgi romanlarını okumamış birisi için, Watchmen’in ne derece anlamlı / keyifli olacağı büyük bir soru işareti. Daytripper ise, çok daha geniş kitlelerin rahatlıkla okuyabileceği bir eser.
İki çizgi romandan hangisi teknik olarak, çizgi roman sanatındaki konumu olarak, edebi – sanatsal değer açısından daha iyi? Bu konu saatlerce tartışılabilir. Ama daha önce hiç çizgi roman okumamış arkadaşınıza hangisini tavsiye edersiniz? Bu bana göre çok da tartışılabilecek bir soru değil.
Böylece son sembolümüze de gelmiş oluyoruz:
Building Stories gibi bir eser bunun iyi bir örneği: Building Stories bana göre bugüne kadar yazılmış en iyi çizgi romanlardan bir tanesi. Ama çizgi roman dükkanlarından satın alındıktan sonra, “Bu ne be?” diye iade edildiğini bile biliyorum.
Building Stories benim için Daytripper’dan daha iyi bir çizgi roman – ama herkes bir çizgi roman okumak için bu kadar yoğun bir çabayı göze almalı mı? Bu soru nedeniyle Daytripper “Herkesin okuması gereken” bir eser olarak ayrı bir kategoriye, Building Stories ise sadece bu tarz eserler arayanlara yönelik bir kategoriye dahil ediliyor.
Yine iyi bir örnek, Nick Sousanis’in Unflattening çizgi romanı. Unflattening benim okurken en çok keyif aldığım eserlerden bir tanesi, ama günün sonunda bir “doktora tezini” okumak için boş zamanını harcamak isteyecek insan sayısı çok fazla değil.
Son notumuz da, bu ilginç çizgi romanları kapsaması amacıyla kullanılıyor.