DC Filmleri - Diğer Marvel Filmleri - Filmler - Marvel Cinematic Universe Filmleri

Kısa Kısa – 2018 Mayıs İtibariyle Çizgi Roman Filmleri

Uzun zamandır film incelemesi yapamadığımızdan dolayı çizgi roman uyarlamaları birikti. Hazır Infinity War ve Deadpool 2 sinemalardayken her filme bir paragraf ayırarak yakın dönem çizgi roman filmlerini tek bir yazıyla aradan çıkarmak istedim. Umarım bu konsepti beğenirsiniz.

Kronolojik olarak gidecek olursak MCU’da henüz incelemediğimiz en eski film Spider-Man: Homecoming olarak gözüküyor. Bana kalırsa şimdiye kadar yapılan 6 Spider-Man filmi içerisinde en iyisi. Karakteri bu kadar doğru anlayan, ana aktörü yaş olarak uygun ve inanılmaz yetenekli, yan karakterleri ilgi çekici ve alabildiğine komik bir Spider-Man filmi daha yok. MCU’nun bir parçası olması ve bununla gelen karakterler, cameolar vs. de bonus. Vulture gibi Spider-Man’in klasik fakat uyarlaması zor bir kötü adamı bile sempatik fakat korkutucu hale getirebilmeleri büyük başarı. Liz karakterinin ilk filmin romantik ilgi odağı olarak seçilmesi daha önceki filmlerden farklılaşmak adına iyi bir tercih. Görsel bazı tasarımlar ve çizgi roman göndermeleri hayranlık uyandırıcı. (Peter’ın kendi tasarladığı kostümün daha Scarlet Spider benzeri olması, asıl kostümdeki koltuk altındaki ağ kanatlar, Donald Glover ve Miles Morales bağlantısı vs.) 10 üzerinden 10 vererek devam ediyorum.

Thor: Ragnarok bir sonraki MCU filmi idi. 2 orta ayar/ortanın altında Thor filminden sonra Ragnarok karaktere ilaç gibi geldi. Valkyrie’ı MCU’daki favori karakterlerimden biri konumuna yükseltti bu film, Tessa Thompson’ın performansı inanılmaz. Hela önceki Thor filmlerinin kötü adamlarına taş çıkarttı. Korg ve Miek ikilisi inanılmaz komikti. Planet Hulk hikayesi, Contest of Champions/Grandmaster konsepti ve Ragnarok hikayesi müthiş bir şekilde bir araya getirilerek güzel bir anlatım örgüsü kurulmuş. Doctor Strange cameosu güzel bir şekilde filme yedirilmiş. Loki her zamanki gibi. Bruce Banner’ın iki sene boyunca Hulk kalmasının şaşkınlığı ve dramı güzel yansıtılmış. Müzik seçimleri harika. Sonuç olarak Ragnarok da tam puanı hak ediyor.

Bu arada DC’nin Avengers’a cevabı Justice League’i de izledik. Ben JL’i herkes kadar kötü bulmadım, bundan dolayı da dolayı gişe başarısızlığı bence moral kırıcıydı. Aşağıdaki meme bana kalırsa DC’nin başlıca sorununu özetliyor:

DC izlemesi kolay, ne olup bittiğini anlayabildiğiniz, çizgi romanların tonuna yaraşır şekilde çok renkli filmler maalesef yapamıyor. Sinematografik açıdan yapılan tercihler genelde “Biz Marvel değiliz, karanlık olmalıyız” mantığından dolayı kelimenin tam anlamıyla karanlık tarafa kayıyor. Bu yüzden de istediği kadar iyi aktörler oynatsa, güzel hikayeler yazılsa da (bence JL’de herhangi bir karakter veya hikaye sorunu yoktu) bir türlü izlenebilecek film yapamıyorlar. Tek tek parçalarda hiç bir sorun yok fakat DC bunları bir türlü doğru bir şekilde bir araya getiremiyor.

Henry Cavill’in CGI’yla silinen bıyığı bile DC’nin sorununu gayet güzel özetliyor: Adam bıyığı başka bir film için kesemiyorsa yaz Superman’i sakallı, ver siyah kostümü, yürü işte! Hem Death of Superman sonrası çizgi romanlardaki Superman konseptine uymuş olursun, hem de bıyık sorununu çözersin. DC’de hangi akıllı “Biz onu CGI’yla sileriz” dediyse ve hangi yönetici sakallı Superman olmaz dediyse anında kovulmalıydı bana kalırsa. Bak Marvel verdi Captain America’ya sakalı, millet karizmasından yıkıldı. Henry Cavill daha azını mı hak ediyordu? Sonuç olarak sıkıntı kurumsal. 10 üzerinden 6 veriyorum JL’e. Umarım DC bir noktada toparlayabilir. Wonder Woman’dan sonra umutluydum, onu da elimden aldılar.

Sıradaki Marvel filmi Black Panther. Wonder Woman kadın kahramanlar için nasıl devrim niteliğindeyse, Black Panther da siyahi kahramanlar için aynı (ve hatta daha da ötede) ölçüde bir devrimci film oldu. Bence bu noktada en önemlisi yaratıcı ekibin filmin ana kahramanı ve hitap ettiği seyirciyle aynı kimlikten olması. Wonder Woman’ın yönetmeninin kadın olması filmdeki tercihleri nasıl doğru tarafa çektiyse, Black Panther’ın yönetmeninin siyahi olması da buradaki tercihleri doğru tarafa çekti. Müziğinden aktör seçimlerine, senaryosundan Wakanda’nın ve insanlarının görsel inşasına inanılmaz bir detaya dikkat ve özen görüyorum ben Black Panther’da. Michael B. Jordan’ın Killmonger’ı da Thanos’a kadar ortaya çıkarılmış en iyi MCU kötü adam performansı olarak kayıtlara geçti. Oldu da henüz izlemediyseniz Black Panther’ı mutlaka izleyin.

MCU’da son durağımız Infinity War. 10 yıllık birikimin ekmeğini sonuna kadar yiyen bir film olmuş kendisi. Herhangi bir çizgi roman filminden ziyade daha çok iyi yazılmış bir çizgi roman crossover hikayesi gibi izleniyor. Ondan dolayı filmin sizden beklentisi biraz fazla, ama eğer MCU’yu düzenli takip ettiyseniz verdiğiniz emeğe değiyor. Tek dezavantajı karakter çokluğundan ötürü Cap ve Black Widow başta olmak üzere tek tek her karaktere yeterince replik düşmemesi. Bu da filmin tek başına izlendiğinde değerini çok minik aşağıya çekmiş. Fakat bariz olan bir nokta var ki Infinity War iki parçalık bir hikayenin yalnızca ilk kısmı. 2019’da (ismini hala öğrenemediğimiz) Avengers 4’ü görmeden tek başına yargılamak anlamlı olmaz. Eminim orada Infinity War’da çok sesini duyamadığımız karakterlerle Avengers 4’te daha haşır neşir olacağız.

Şimdiye kadar tek tek izleyip sevdiğimiz tüm MCU karakterlerini bir arada görmek inanılmaz heyecan vericiydi. Farklı ekiplerden farklı karakterleri bir araya getirerek minik takımlar kurmaları filmi takibi kolaylaştırmış. Bu karakterlerin birbirleriyle etkileşimleri de gayet güzel kotarılmış. Doctor Strange, Wong, Iron Man, Bruce Banner ve Spider-Man bunun bir örneği. Küçük bir spoiler verecek olursam “Dude, you are embarrasing me in front of the wizards” benim için filmin favori repliklerinden biri oldu.

Son olarak şunu söyleyebilirim ki film komedi ve dram dengesini de iyi yakalamış. Filmdeki komik sahneler dramatik olayları kesinlikle gölgelememiş. Bir de üstüne Josh Brolin’in inanılmaz Thanos performası eklenince (ki kendisinin odağa konulması bence müthiş bir tercih olmuş) Infinity War tam anlamıyla hakkı verilmiş bir Avengers filmine dönüşmüş. Bu filmle farklı herhangi bir yöne gidilseydi bu kadar başarılı olamazdı gibime geliyor. Yine tam puanı hak eden bir MCU filmi var elimizde.

Deadpool 2’ye değinmeden ayrılmayalım. Elimizde yine alabildiğine komik ve müthiş bir Deadpool filmi var, fakat ilk Deadpool’un benim gönlümde yeri biraz daha ayrı. Sanki onda biraz daha çok gülmüştüm gibime geliyor. Yine de Ryan Reynolds ve ekibi elinden geleni ardına koymamış. (Yine) Josh Brolin’in Cable’ı cuk oturmuş. Bana kalırsa buradaki tek negatif nokta Cable’ın anne babasıyla ilgili herhangi bir referans verilmemesi veya şaka yapılmaması. Fırsat kaçmış gibi geliyor bana burada. Onun dışında Domino’yu çok beğendim, ama diğer kadın karakterlere biraz daha replik verilmesi iyi olurdu. Negasonic Teenage Warhead ve sevgilisi öylesine oraya konmuş gibi geldi, iyi kullanamamışlar. Yine de herhangi bir çizgi roman filminin kat kat üstünde kalitede. Mid-credits sahnesine ekstra bayıldım. Bu sahneden sonra sinemada boşuna beklemeyin çünkü maalesef Deadpool 2’de post-credits sahnesi yok. Deadpool 2’ye 10 üzerinden 9 veriyorum.

Böylece son bir kaç yılın çizgi roman filmlerini de aradan çıkarmış olduk. Sizin favorileriniz nelerdi? AltEvren twitter hesabı veya Facebook sayfası üzerinden konuşabiliriz! Kişisel twitter hesabım ise @ekinkoker.